Tevekkül

Tevekkül, işi üzerine almak, vekil olmayı kabul etmek, teslim olmak, yapamadığını başkasına yaptırmak demektir. Allah'ın yüceliğini ve büyüklüğünü kalbinde hisseden kişi tevekkül edilecek, vekil olarak bırakılacak ve kendisine teslim olunacak O'ndan başka bir varlığın olmayacağına inanır. Kendini O'na teslim edip, O'nun yoluna girer ve yürür.Tevekkül bir anlamda tevhîddir.

"Allah'a tevekkül et, vekil olarak Allah yeter." (Ahzab 33/3)
"Aziz ve rahim olana tevekkül et." (Şuara 26/217)
"De ki Allah bizim için ne yazıp takdir etmiş ise ancak bize o ulaşır.Bizim sahibimiz O'dur.Mü'minler Allah'a tevekkül etsinler." (Tevbe 9/51)
"Kim Allah'a tevekkül ederse O ona yeter, onu ummadığı yerden rızıklandırır." (Talak 65/3)


Sûfîlere Göre Tevekkül:

Sehl Bin Abdullah Tusterî: Tevekkülün alâmeti üçtür: Kimseden bir şey istememek, verileni reddetmemek, ele geçeni biriktirmemek.

Ebu Ali Dekkak: Tevekkül edenin üç derecesi vardır: Tevekkül, teslim, tevfiz. Tevekkül sahibi Allah'ın va'dine güvenip huzur bulur. Teslim sahibi Allah'ın ilmi ile yetinir.Tefviz sahibi ise Allah'ın hükmüne rıza gösterir. Tevekkül başlangıç, teslim orta, rıza ise son hâldir...

Hiç yorum yok: